top of page

Kaçıp Durduğunuz O Göreve Nasıl Başlarsınız?

Başlamakta zorlandığınız, önemsediğiniz bir şeyi düşünün.

Bu, bir teklif ya da hassas bir e-posta yazma gibi özel bir iş olabilir. Ya da belki biriyle gerçekleştirmeniz gereken ve henüz yapmadığınız önemli konuşmadır. Belki de geçmişte bu kişiyle konuştunuz ama 10 dakika boyunca istediğinizi söylemek yerine lafı dolandırıp durdunuz. Belki de kaçtığınız bu görev, bir toplantıda söylemekten korktuğunuz bir şeyi ifade ediyor.

Belki o önemli ama zor göreve sıra gelmemesinin nedeni bütün küçük işleri tamamlarken asıl büyük görevi atlamanız veya sıra bu göreve geldiğinde işleri ağırdan alıp boşa vakit harcamanız.

Tanıdığım en üretken insanlar bu anları hemen atlatan, kısa zaman harcayıp en önemli işleri tamamlayan ve kritik konuşmaları süratle tereddüt etmeden gerçekleştiren kişiler.

Geçen hafta, mümkün olan en absürt şekilde bunu nasıl yaptıklarını çözdüm. Big Sur’da Pasifik Okyanusuna sarkan falezlerde mükemmel bir terapi merkezi olan Esalen’da liderlik koçluğu eğitimi veriyordum. Her sabah kahvaltıdan önce kendimi aynı ritüele adadım: Kaplıcada ısın ve rahatla, sonra dondurucu soğuk küvete dal, durabildiğin kadar dur, tekrarla. Hem de üç defa… Bu sıcak/soğuk dalışlarını yapma nedenim dolaşım için faydalı olması ve enerji vermesiydi. Beklenmedik keşfimse soğuk duşa girebilmenin sırrıyla başarılı insanların zorlu işleri halletme sırrının aynı olmasıydı.

Nasıl mı keşfettim? Kaplıcaya ilk dalışımda cesaretimi toplamam 20 dakikamı aldı. Bu ilk denemede soğuğa sadece beş saniye dayanabildim ve beş saniyenin sonunda sudan titreyerek çıkıp kendimi tekrar kaplıcaya attım.

Haftanın sonundaysa tereddüt etmeden soğukta beş dakika geçirdim. Serin ve yenilenmiş hissediyordum, hiç de titremiyordum.

Zihinlerimizin ve bedenlerimizin muazzam bir adaptasyon kapasitesi vardır. Yeni düzende olmak nadiren zordur; asıl zor olan, yeni düzene adapte olmaktır.

Zor olan geçiştir.

Şimdi o başlamakta zorlandığınız şeyi düşünün. İddiaya girerim ki sizi zorlayan bu görev değil, göreve başlamak. Herhangi konuda ilerleme kaydetmenin önündeki en büyük engel, üzerinde çalışmaya geçiştir. Bu, hemen hemen her zaman rahat olandan (ılık bir duş, basit e-postalar, kolayca tamamlanan görevler, alım-satım konuşmaları) rahatsızlık verene (soğuk duş, teklif yazmaya başlamak, zor bir konuşmayı başlatmak, boş bir kağıda bakmak) geçiş demektir.

En önemli işi başarabilmek için bu işte güçlü ve yetkin olmamız gerektiğini düşünürüz ama bu pek de doğru değil. Aslında yetenekli ve yetkin olmamız gereken süreç, bu işe başlamadan önceki ana doğru ilerlediğimiz süreçtir. Geçişi bir kere yaptıktan sonra işin kendisini sürekli ve devamlı yapmak bizi işte yetkinleştirecektir. Yani geliştirmemiz gereken asıl yetenek -evet, bu bir yetenek- geçiş yapabilmek.

Duşa girin. Günde birkaç kez sıcaktan soğuğa geçmek, bana rahattan rahatsız olana geçişi öğretti. Bu sadece bir metafor değil, sıcak duş-soğuk duş döngüsü gerçekten değişiklikleri daha rahat karşılayan biri olmamı sağladı.

Dalış haftamda geçişe dayanabilme yeteneğimi oluşturan üç adım vardı:

İradeli başlayın. İradeye güvenmemek üzerine, benim bile yazmış olduğum birçok yazı bulabilirsiniz çünkü irade güvenilebilir değildir. Ama bu noktada önemli bir şey fark ettim: Anlık irade uzun süreli iradeden çok daha güvenilirdi. İçkiyi bırakmada başarılı olan alkolikler bu yüzden günlük hedeflerle hareket ediyor. Bazı durumlarda diğer tarafa geçmek için o anı atlatmanız gerekir. Başlangıçta, dalış için iradem ve disiplinim -saf cesaret- dışında işi kolaylaştırmanın başka hiçbir yolu yoktu.

Tekrarı aksatmayın. Hafta devam ederken dalışlara da devam ediyordum. Geçişler gitgide kolaylaşıyordu. Bunun sebebi hem alışmam hem de beklentim, alışkanlığım ve ısrarımın yerine oturmasıydı. Yapmam gerekene önceden karar vermem kendimden emin olmamı sağlayıp beni hazırlamıştı ve böylece tereddüdüm de kalmamıştı. Aklım kısa bir süreliğine de olsa itiraz ettiğindeyse onu görmezden gelip hayatıma devam ettim (Bir sabah sıcaktan soğuğa geçerken beynimin “Bunu yapmaktan emin misin? Ilık küvette kalsana!” diye çığlıklar atarken bedenimin soğuğa doğru ilerlemeye devam ettiğini hatırlıyorum).

Adaptasyondan faydalanın. Haftanın sonunda bedenim gerçekten değişmişti. Soğuk küvette altı kat daha uzun süre kalabiliyordum ve soğuğu neredeyse hiç hissetmiyordum. Zihinsel ve fiziksel zorluk o kadar azalmıştı ki bu geçiş artık bir acı gibi gelmiyordu. Küvetin içindeki deneyimim de değişmişti: Geçmişteki aşırı rahatsızlık hissi rahatlamaya dönüşmüştü.

Soğuk suya girmenin zor bir konuşma yapmak ya da teklif yazmak ya da eleştiri dinlemekle aynı şey olmadığını biliyorum: Duş fiziksel bir zorlukken diğerleri zihinsel ve duygusal zorluklar. Kimileri için duş kolayken iş zorlukları daha karmaşık olabilir. Ama aslında hepsi birer büyük psikolojik zorluk. Çoğunlukla o kadar karmaşık da değil: Karmaşıklık hissi sadece beyninizin sizi ertelemeye itmek için kullandığı bir yalan. İlke (ve çözüm) aynı: Rahattan rahatsızlığa geçmekte iyi ol. Gelin bunu, başlamakta zorlandığımız şeye uygulayalım:

  1. Aşama kaydetmeyi önemsediğiniz ama başlamakta zorlandığınız bir şey bulun.

  2. Geçiş noktasını belirleyin. Örnek vermek gerekirse, telefonu alıp numarayı çevirmek (konuşmalar için), oturup ilk kelimeyi yazmak (herhangi bir yazı için), soru sorup karşındakini dinlemek (geribildirimler için).

  3. Kararı verip başlayacağınız yeri ve zamanı belirleyin.

  4. Duygusal cesaretinizi önceliklendirin. Zor olana başlamak sizi huzursuz hissettirecek. Bu hisse hazır olmalısınız, ben buna duygusal cesaret diyorum. Hazır olursanız durmadan devam edebilirsiniz. Diğer tarafa geçmek için bu hisse uzun süre katlanmaya razı mısınız? Bu, herhangi bir konuda geçiş yapabilmek için kritik ve bir o kadar da geliştirilebilir, bir yetenektir. Geçiş sırasında rahatsızlık, korku (“Bu bitecek mi?”), sabotaj (“E-postamı kontrol etmeliyim”) ve utangaçlık (“Bunu yapamam”) gibi hislere kapılabilirsiniz.

  5. Sorgulamadan devam edin. Düşüncelerinizin sesini kısamazsınız ama ihtiyacınız olana ulaşmak için ilerlemeye devam edebilirsiniz.

  6. Bunu her gün tekrarlayın.

Geçişin kısa süreceğini hatırlayın. Yeni olan değil, yeniye geçmek sizi zorluyor.

Şimdi, hızlı geçişler adına (ve geçiş yeteneklerinizi geliştirmek için) bir dakikanız bile olsa, sizi ileri taşıyacak bir şeyler yapın, hemen şimdi. Eğer tereddüt hissederseniz ne düşündüğünüzü, yani aklınızın gittiği yeri fark edin (“Vaktim yok”, “Bu çok saçma”, “Bir dakikadan ne yarar gelir ki” gibi). Beyniniz bahaneler üretmeye devam etse de siz ilerlemenizi sürdürün. Dalın.

Tanıtılan Yazılar
Son Paylaşımlar
Arşiv
Etiketlere Göre Ara
Henüz etiket yok.
Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page